Tektaş evlilik kurumunun bizce en önemli parçası çünkü her şey onunla başlıyor. Veee gelin adayları ona bayılıyor… Bu kadar değerli olmasının nedeni eşsizliği ve dayanıklılığı ile ilişkili elbette, evlilik kurumunu da bu yüzden temsil etmeye başlamış zaten… Aşkınız her şeye dayansın ve sonsuz olsun diye…
Tektaş aslında bir yüzük evet... Bayanları ve bizleri ilgilendiren yüzük değil üstünde ki pırlanta çoğunlukla, pırlanta hem yüzüğe, hem de aşkınıza değer katan tek mücevher. Pırlanta dışında kalan montör dediğimiz kısımsa, kişinin kendi kullanımına ve taşı ne kadar öne çıkarmak istediğine göre değişiyor. Biz bugün önce sadece pırlantadan bahsedeceğiz, montör başka yazıya kısmetse. Arkadaş neymiş bu pırlanta? Bide artist artist demiyor muyuz; H,G Renk.. VS,SI berraklık ne bunlar başka bir dil mi? Anlatalım efendim buyurunuz...
Elmas (diamond) dünyada bilinen minerallerin en serti, en az sıkıştırılabiliri, en sağlamı, en dayanıklısı ve en bozulmaz olanıdır. ‘’Diamond’’ kelimesi Yunanca’da fethedilemez anlamına gelen ‘adamas’ kelimesinden gelir. Elmasın düzgün kesilmiş, cilalanmış en mükemmel formuna ise biz pırlanta diyoruz.
Elmas | Pırlanta |
Elmas milyarlarca yaşında, güzelliği ve eşsiz dayanıklılığı ile bir diğer eşsizliğin yani aşkın sembolü olmayı başarmış yüzyıllardır bu böyle... Özellikle bu dünyada bir iz bırakmak isteyenler, nesiller boyunca dayanabilir bu göz alıcı madene ömürlerini adamışlar.
Gelelim bu pırlantayı seçmeden önce bilmemiz gerekenlere... En en en önce bilinmesi gereken; tüm pırlantaların birbirinden farklı olduğu ve her birinin eşsiz olduğudur. Tüm cilalanmış elmaslar- yani pırlantalar değerlidir tabi ama işin özünde bir pırlanta ne kadar az rastlanır özelliklere sahipse o kadar kıymetlidir.
Mücevher sektörü bir pırlantaya değer biçmek için farklı teknikler geliştirmiştir. Bunun size yansımasıda sıklıkla duyduğunuz 4C kalitelendirme sistemidir. 4C nin açılımı ise; karat (carat), renk (color), berraklık (clarity) ve kesim (cut) dır. 4C elmasın nadirliğini, kalitesini, güzelliğini ve değerini tanımlayan kurallara uygun, doğru ve kesin bir şekilde indeksler. Ama 4C’ler kesin olarak bir güzellik ifade etmez, özellikle karat ağırlığının güzellik ile direk tek başına bir ilişkisi yoktur. Daha küçük bir pırlanta çok daha güzel görünebilir… Önemli olan doğru kombinasyonu ve doğru fiyatı yakalayabilmektir...
4C'yi biraz daha açalım o halde...
C1- carat (karat):
En basit ifade ile elmasın, pırlantanın ağırlığıdır. Bilinen ağırlık birimlerinden farklı şekilde ifade edilir. Tüccarlar yıllar önce yenmez tohumları (keçiboynuzu gibi) standart ağırlık birimi olarak kullanarak günümüzdeki bu modern metrik karat birimine ön ayak olmuşlardır. Günümüzde bir karat bir gramın beşte biri yani 200 mg olarak bilinmektedir ve yaklaşık 1 dolarlık kağıt parası ağırlığındadır.
C2- Color (renk):
Pırlanta ne kadar renksiz olursa o kadar kıymetlidir. Renkleri toprak tonlarından (sarı, kahverengi) gökyüzü tonlarına (mavi,çok açık beyaz) sınıflandırılır. D harfinden Z harfine doğru değişen bir skalada renkler tanımlanır. En mükemmel renksiz taş D derecesini taşır. Aşağıya hemen bir tabloyu yerleştirdik;
Renk derecelerini daha net anlaşılması içinde şu şekilde tanımlayabiliriz;
*D, E & F dereceleri: bunlar renksiz pırlantadır. Sadece tecrübeli uzmanlar master seti ile D ve E renklerini montorsüz taşlarda ayırt edebilir.
*G, H, I & J dereceleri: bunlar neredeyse renksiz elmaslardır ve mücevherde takılı halde ön bakış açısından genellikle renksiz görülürler.
*K, L & M dereceleri: taş montür üstünde olduğunda dahi hafifsarı renk eğitimsiz göz tarafından seçilebilir.
*O-Z dereceleri: çoğu müşteri bu taşları takılış şekilleri ne olursa olsun kolaylıkla renkli görürler. Açık sarıdan sarıya doğru renk gidebilir.
Pırlantada renksizliği veya rengi tanımlamak fiyatlandırma açısından önemlidir. Renkte farklılık sadece belirgin renk farklılığı değildir, rengin özü, tonu veya doygunluğunun bir kombinasyonudur.
C3- Clarity ( Berraklık):
Doğada az şey tam mükemmeldir, elmasta buna bir istisna değildir elbette... Pırlantaların (elmasların) çoğunda 'inklüzyon' dediğimiz iç özellikler veya 'kusur' denilen yüzey bozuklukları görülür. İnklüzyon ve kusurların nispeten yokluğu taşın berraklığını belirler. Yani berraklık açıkca taş üzerindeki karakteristik özelliklerin ifadesidir. Pırlantayı eşşiz yapan en önemli nokta, fiyatıda bir anlamda en çok etkileyen faktörlerden biridir.
İnklüzyon: taş içindeki kristaller, tüy, bulutlanma yani elmasın yapısal büyüme problemleridir.
Kusur: dış yüzeydeki problemler yani aşınma, çizik, cilaz çizgeleri gibi işleme problemleridir.
Sadece fikir vermesi açısından berraklık skalasını da sizlere hemen iletiyoruz.
Özetle;
*IF- İçten Kusursuz (Internally Flawless): eğitimli gözün x10 lup ile görebileceği bir kusur yoktur.
*VVS1, VVS2- Çok Çok Küçük İnklüzyonlu (Very Very Slightly Included): eğitimli bir gözün x10 lup ile aşırı zorlukla görebileceği çok ufak inklüzyonlar vardır. Çıplak gözle görmek veya müşterinin görebilmesi mümkün değildir.
*VS1, VS2- Çok Küçük İnklüzyonlu (Very Slightly Included): çok zordan az kolay görülebilen küçük inklüzyonlar. Yine müşteri tarafından tespit edilemez ama eğitimli biri tarafından ayırt edilebilir.
*SI dereceleri- Küçük İnklüzyonlar ( Slightly Included): kolay, çok kolay ve belirgin yerlerde kusurlar olarak tanımlanır. Fiyat düşüktür.
*I- İnklüzyonlu ( Included): çıplak gözle görülür belirgin kusurları vardır. Müşteri tarafındanda direk lup a gerek kalmadan seçilebilir.
Bizim size nacizane tavsiyemiz IF in piyasada hiç rastlanır olmaması, VVS skalasındakilerin nadir rastlanması dolayısıyla yüksek fiyatlara ulaşması nedeniyle ideal berraklık seçeneğinizin VS skaları olmasıdır. Zaten VS skalasının eğitimsiz gözlerle algılanabilecek bir problemi mevcut değildir. Gönül rahatlığı ile kullanabilirsiniz....
C4– Cut (kesim):
İşlenmiş elmasın (pırlantanın) simetrisi, ışık dağılım oranı, kesim açıları, cilası vs gibi işleme karakteristiklerini kapsayan bir kalite kriteridir. Güzel bitirilmiş bir elmas göz kamaştırıcıdır, her yönüyle zanaatkarın becerisini ve bakımını sergilemektedir. Bir elmas ışıkla etkileşime girdiğinde, her açı ve her faset, göze geri gönderilen ışık miktarını etkiler. Ona yüzü yukarı bakan görünümünü veren şey budur. Farklı oranlara ve iyi partlatmaya sahip elmaslar, ışığı daha iyi kullanırlar.
Genel bir kural olarak, kesme derecesi ne kadar yüksek olursa, elmas o kadar parlak olur. Floresan aydınlatma altında, bu elmaslar (soldan sağa) yüksek, orta ve düşük parlaklık gösterir.
"Kesme" terimi aynı zamanda moda elmasın şeklini de açıklayabilir. Standart yuvarlak dışındaki şekillere süslü kesimler denir. Fantezi şekiller, şekillerine göre kendi adlarına da sahiptir. Bilinen en iyi şey, marquise, prenses, armut, oval, kalp ve zümrüt kesimidir.
Burdan yola çıkarak aslında pırlanta kesiminin karat ağırlığını, berraklığı ve rengi doğrudan etkilediğini de söylemek mümkün, e haliyle ii kesimli bir pırlantanın fiyatı arttırdığı söylenebilir. Sonuçta biz aman diyelim bu 4C'ye dikkat, bu konuda bilgili uzmanlarla beraber bütçenize uygun bir seçim yapmanız tavsiyemizdir.
nusrettaki olarak biz GIA ( Gemological Institue of America) ve İKO (İstanbul Kuyumcular Odası) tarafından eğitimli ekibimizle size yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız... Ürünlerimiz HRD veya GIA sertifikalıdır. Tüm bunların yanındada bizim özel güvencemiz altındadır. Gelin bir çayımızı için gönlünüzdeki yüzüğü en uygun fiyatlarla biz size yapalım... Tek yapmanız gereken uygun 4C kombinasyonunu uzmanlarla birlikte yakalamanız ve montörünüzü seçmeniz... Pırlanta gibi ışık saçmanız dileğiyle...